Sübye

Ana malzemesi kavun çekirdeği olan Sübye Şerbeti, bir çok farklı kültür arasından gelmektedir. 13. yy’da yazılan “Subiyya Yamaniyya” Arapça yemek kitabında ilk kez adına rastlanıldı. Pepitada, subiyya, subiye olarak bilinmektedir. Meksika’da ise Horchata ismiyle tanına bu şerbet, tatlı ve serinlik vermesi için tüketilen bir içecektir. Bu yüzden genelde sıcak yaz aylarında tercih edilir.

Sözlüklerdeki tanımı ise “Ezilmiş badem, kavun veya hıyar çekirdeğinden yapılan tatlı bir içecektir.

Sübye Şerbeti’nin Tarihi

1492 senesinde Osmanlı Döneminde, İspanya’dan kaçmış olan Yahudi yani Musevi topluluğu olan “Seferatlar” ile İzmir Tire bölgesine getirildiği söylenen Sübye, renginden dolayı ayran veya süte benzetilmektedir. İzmir’li Museviler oruç bozacağı zaman tercih ettikleri törensel bir içecektir. Ayrıca üretimi Rumlar tarafından da yapılmıştır. Ülkemizde çoğunlukla Bergama, İzmir ve Milas’ta bulunur.

sübye

Oldukça zahmetli bir hazırlık sürecine sahip olan şerbetin 500 yıllık bir tarihi olduğu dile getirilmektedir. 1 yıl kuruması için beklemeye alınan kavun çekirdekleri tahtadan bir havan yardımıyla dövülerek çekirdekleri kabuktan tek tek ayrılır. Macun kıvamına gelen kavun çekirdeği ile şeker karışımı yumuşak bir beze sarılıp 1 gün boyunca suyun içinde bekletilir. Ayrıca karışım içerisinde bir miktar gül suyu eklenerek kokusunun hoş olması sağlanmaktadır.

Kavun çekirdekleri içerisinde bol miktarda plazma proteini, A vitamini ve potasyum minerali barındırır. Bu yüzden Sübye Şerbeti şifa kaynağı olarak tanımlanabilir. Soğuk olarak tüketilmesi gereken şerbet, sindirim sistemini dengeler ve antioksidan deposu olarak tanımlanmaktadır.

Önemli Not: Bu şerbet çok çabuk bozulmaktadır. Bu yüzden yapıldıktan en geç 2 gün içinde tüketilmesi gerekmektedir.

İçeriğe Oy Verin!

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*
*