Çocukların oyun ve oyuncaklar aracılığı ile istek ve ihtiyaçlarını ifade edebildikleri; öfke, kızgınlık, yalnızlık, başarısızlık ve yetersizlik duygularını oyun oynayarak sergileyebildikleri; psikososyal sorunlarını önleyebildikleri veya çözebildikleri, ayrıca büyüme ve gelişmelerine destek olan özel bir süreçtir. Bu süreçte çocuklara, duygusal sorunlarını ifade edebilmeleri, kelimelerle anlatamadıklarını oyuncaklar, resim, müzik veya sanatsal faaliyetleri deneyimleyerek ortaya koymaları için yaşamsal bir fırsat yaratılmış olur.
Her şeyden önce oyun, çocuk için mutlaka karşılanması gereken gereksinimlerden biridir. Çocuk oyun oynarken engellenmelere katlanmayı, duygularını düzenlemeyi öğrenirken; yeni becerileri deneyimleyebilirler. Oyun onlara kendi dünyalarının hakimi olma şansı verir. Kendilerini ifade edebilecek kelimelere sahip olmadıkları zaman, yetişkinle iletişim kurabilmek için oyunu kullanırlar. Oyun çocuk için yetişkin olduğunda yaşayacağı hayatın provası gibidir.
Oyun terapisi çocukların;
-Yaşadıkları dünya hakkında bilgi edinmelerine
-Duygu ve düşüncelerini ifade etmelerine
-Zihinsel, fiziksel ve sosyal becerilerini geliştirmelerine
-İlişkilerde güçlü bağlar kurmalarına yardımcı olur.
Oyun terapisinin yardımcı olacağı problemler
-Travma sonrası stres bozukluğu
-Telaş, üzüntü, korku, kaygı, öfke gibi duyguların normalden fazla olması
-Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu
-Kendine ve başkalarına zarar verici davranışlarda bulunma
-Sosyal içe kapanıklık
-Güven eksikliği
-Depresyon
-Aile değişimlere uyum gösterememe
-Sebebi anlaşılmayan baş ve karın ağrıları
Oyunun iyileştirici etkileri
-Kendini ifade etmek
-Duygusal boşalma
-Stresi aşmak
-Bağlanma ve ilişkiyi geliştirme
-Empati
-Güç ve kontrol
-Yeterlilik ve öz denetim
-Yaratıcı problem çözme
Oyun çocuğun dili, oyuncaklar ise kelimeleridir.