İç kulakta bulunan ve istikrardan sorumlu sıvılardaki basınç artışının neden olduğu bir hastalıktır. İç kulak sıvılarındaki bu basınç artışının sebebi çoklukla belirli değildir. Sıvı üretimi atılımdan fazla olursa, ya da sıvıların boşaldığı kanallarda tıkanıklık olursa basınç artışı gelişebilir.
Hastalık çoklukla evvel bir kulağı tesirler ve olayların %25 ile %50 'sinde ileride ikinci kulak da etkilenir. Sendromun başlangıcında labirent denilen iç kulak kısmında sıvı artışı görülmektedir. Bu sıvı fazlası iç kulak zarında basınç yaparak zarı bozar ve bazen de yırtar. Sonuç olarak istikrar ve işitme kaybı olur.
Meniere Hastalığı ataklar halinde seyreder. Ataklar sırasında baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, kulak uğultusu, işitme kaybı ve kulakta dolgunluk hissi görülür.
Atakların ortası birkaç saat, birkaç ay, hatta birkaç yıl olabilir. Mühleti de birkaç saat ya da birkaç gün olabilir.
Atakların geliş biçimi ve sıklığı bireye nazaran değişir.
Hastalığın en önemli belirtisi baş dönmesidir. Baş dönmesi nöbetler halinde gelir. Bu esnada kişi istikrarını kurmakta zorlanır. Hareketsiz olduğu halde hareket ediyormuş üzere hisseder. Baş dönmelerinin devam etmesi sonucu mide bulantısı ve de kusma başlar.
Ataklardan çabucak evvel yahut sonrasında işitme kaybı görülebilir. Erken devirlerde atak sonrasında işitme kaybı olağana döner, lakin hastalığın ilerleyen devirlerinde bu işitme kaybı kalıcı olabilir.
Ataklar sırasında yaşananlar ve sonrasında şahısta meydana gelen halsizlik ve bitkinlik durumu nedeniyle kişi olağan hayatından bir müddetliğine kopar, hayat kalitesi düşer.
Hastalığın sebebi kesin olarak açıklanamamakla birlikte, bağışıklık sistemindeki rahatsızlıkların da Meniere Sendromuna neden olabildiği üzere, bunun yanı sıra iç kulak iltihabı, baş travması, genetik yatkınlık ve alerji üzere durumların da Meniere Hastalığına yol açtığı bilinmektedir.
Fizikî ve duygusal gerilimler hastanın ataklarını arttırır. Ayrıyeten uykusuzluk ve uyku sistemindeki bozukluk, çok yorgunluk, kafein, sigara, alkol kullanımı da atakları tetikleyebilir.
Meniere Hastalığının Tedavisi:
Baş dönmelerinin akabinde gelen bulantı ve kusmaları durdurmak için klasik tedavi metotları çerçevesinde ilaçlar kullanılabilir..
Ayrıyeten bedendeki fazla suyu (ödem) atmak için idrar söktürücü ilaçlar alınabilir.
Krizlerin sıklığı ve şiddeti denetim edilemezse ameliyata başvurulabilir. Ameliyatla iç kulaktaki ve zarlardaki basınç ortadan kaldırılır. Bazen dengeyi bozan hudut kesilir. Bazen de tüm iç kulağın yok edildiği uygulamalar yapılır.
Meniere Hastalığının Akupunktur İle Tedavisi:
Bu hastalığın patalojisinde hem kan hem de lenf akımı düzensizliğinin sonucunda iç kulaktaki lenfatik sistemin bozulması görülür. Buradaki kanlanma yanlışsız sağlandığında iç kulağa giden kan akımı da buna bağlı olarak düzenlenecektir.
Akupunktur uygulamasının baş ve boyun lenf akışını düzenleyici tesiri bulunmaktadır.
İç kulaktaki sıvının üretim ve atılım sürecindeki bütün sorunlar Meniere tablosunu ağırlaştıracaktır. Kulak ve beden akupunkturunun ödem çözücü tesiri ile istikrar olumlu tarafta tekrar sağlanacaktır.
Akupunkturun tansiyonu dengeleyici tesiri sonucunda ani basınç değişiklikleri de önlenmiş olur.
Akupunktur tedavisinin hormonal sistemde yarattığı müspet tesir sonucunda depresyon ortadan kalkar, uyku sistemi olağana döner, münasebetiyle bu üzere faktörlerin tetiklediği atakların önüne geçilmiş olur.